2025’in son günündeyiz. Her yer ışıl ışıl süslenmiş, Anadolu bembeyaz karla kaplanmış, bitsin artık dediğimiz yılın son gününe gelinmiş. Dilekler, hayaller, talepler yarına ertelenmiş, beklentiler şekillenmiş…
Peki sen 2026’dan neler bekliyorsun?
Bir vizyon panon, yazılı hayallerin hedeflerin var mı? Beklentilerini, isteklerini madde madde yazıp, çizip şekillendirdin mi?
Evet diyorsan süper ama eğer bunu henüz yapmadıysan bir an önce gerçekleştirmeni öneririm.
…Neden mi?
Çünkü beyin, belirsizliği sevmez.
Ama daha da önemlisi, boşlukta kalmayı hiç sevmez.
Beynimiz aslında çok net çalışır:
“Ne yapacağım?”, “Nereye gideceğim?”, “Beni ne bekliyor?” sorularına cevap arar.
Eğer sen bu cevapları bilinçli olarak vermezsen, beyin kendi senaryosunu yazar.
Ve ne yazık ki o senaryolar çoğu zaman kaygı, erteleme ve yorgunluk içerir.
Şöyle düşün:
Sabah nereye gideceğini bilmeden evden çıktığını hayal et.
Ayakkabın var ama yol yok.
İşte yazılmamış hedefler de beyinde tam olarak böyle bir his yaratır.
Vizyon panosu ya da yazılı hedefler “polyannacılık” değildir.
Aksine, beynin yürütücü işlevlerini devreye sokmanın en basit yoludur.
Planlama, önceliklendirme, dikkat ve motivasyon…
Hepsi “ben buraya gidiyorum” dediğin anda harekete geçer.
Bir de şu var: Beyin kelimelerden çok görüntülerle çalışır.
Bu yüzden yazmak, çizmek, şekillendirmek çok kıymetlidir.
Gördüğün her hedef, beynine şunu fısıldar: “Bu mümkün.”
Ama küçük bir parantez açalım. Vizyon panosu yaparken herkesin düştüğü bir hata var.
Hep “daha fazlası” yazılıyor.
Daha çok iş, daha çok başarı, daha çok hız…
Oysa beyin en çok şu soruya cevap ister: “Ben nasıl hissetmek istiyorum?”
2026’da daha sakin mi olmak istiyorsun?
Daha net mi?
Daha güvende mi?
Daha az suçlulukla mı yaşamak istiyorsun?
Çünkü hedefler duygularla eşleşmediğinde, beyin onları sahiplenmez.
Sahiplenmediği hiçbir hedef için de enerji üretmez.
O yüzden yeni yıla girerken kendine şunu sor:
“Ben bu yıl zihnimde neyi azaltmak istiyorum?”
Belki karmaşayı…
Belki yorgunluğu…
Belki sürekli yetememe hissini…
Ve neyi çoğaltmak istiyorum?
Odaklanmayı mı?
Keyfi mi?
Anlamı mı?
Unutma,
Yeni yıl takvimde değişir ama hayat beyinde değişir.
Ve beyin, netlikten, görsellikten ve niyetten beslenir.
Belki de bu yılın en büyük hedefi şudur:
Zihnini yarına hazırlamak.
Yeni yıl hepimize, daha az koştuğumuz ama daha doğru yere vardığımız bir zihin hali getirsin.
Pınar Yeşiltay Sevim

Hiç yorum yok
Yorum Gönder